KEPEZ BELEDİYE BAŞKANI
HAKAN TÜTÜNCÜ
Bu sayımızda kapak konuğumuz Kepez’i geleceğin ilçesi vizyonuyla planlayan Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü. Başkan Tütüncü ile vizyon kazandırdığı Antalya’nın Çamlıca Tepesi haline gelen Kent Ormanında buluştuk. Sayın Tütüncü, Antalya için, Kepez için heyecanla, durdurak bilmeksizin çalışan genç ve dinamik bir kişilik.
Başkanım, çok zaman sizi sosyal medya hesaplarınızdan milletimizin duyarlılık gösterdiği; vicdanlarda yara olan sorunlara, gönüllerde umut olan güzelliklere mesajlarınızla katıldığınızı görüyoruz. Bununla birlikte Kepez Belediyesi olarak ilçede yapmış olduğunuz faaliyetleri, projeleri Kepez halkıyla paylaştığınızı da görmekteyiz. Sosyal medya sizin için neyi ifade etmektedir, hesaplarınızı kendiniz mi kullanmaktasınız?
Evet, hesaplarımı kendim kullanıyorum. Ancak, yoğun iş tempomuzdan günde bir, bir buçuk saat zaman ayırabiliyorum. Biliyorsunuz, çağımız iletişim çağı. Artık, insanlar her ortamda rahatlıkla internete ulaşabilmekteler. Sosyal medya bizi her an hizmet ettiğimiz insanımıza ulaştırıyor. Yapmakta olduğumuz projelerimizi halkımıza adım adım paylaşıp anlatmaktayız. Bu, hem ilçemizin tanıtımını sağlamakta bize önemli bir katkı sağlıyor, hem de vatandaşlarımızın taleplerini, temennilerini, sorun ve çözüm önerilerini bize rahatlıkla ulaştırmasını sağlıyor. Bu nedenle sosyal medyayı önemsiyoruz.
Kepez Belediyesi olarak her zaman sosyal sorumluluk projeleri içerisinde yer almaktasınız. Örneğin bu alanda belgelendirme (insanları iş sahibi yapma) projeniz var. Bu oluşumu anlatır mısınız?
İlçemiz her geçen gün büyüyüp gelişmekte ve bununla birlikte sürekli göç almaktadır. Dinamik bir nüfusa sahibiz. Göreve geldiğimde belgelendirme sertifikasyonu, bu sertifikasyon üzerinden de vatandaşlarımıza istihdam oluşturacak bir çalışma yoktu. İlçemiz için bugün ve gelecekte insan gücü ihtiyacının karşılanmasına yönelik meslek kursları açtık. Bu kurslarımızla istek sahiplerine mesleki eğitimler veriyor ve işe yerleştirme konusunda da gereken özeni ve hassasiyeti gösteriyoruz. Burada geldiğimiz nokta öyle ki: aşçılık ve turizm gibi alanlarda iş garantili eğitim veriyoruz.
Bu kurslarınızda meslek edindirme dışında hangi alanlarda eğitim verilmektedir?
Antalya Kepez Meslek Eğitim Kursları (AKMEK) olarak eğitim verdiğimiz alanları beş ana başlıkta: Bilişim alanındaki kurslar, yabancı dil öğrenme ve seviye ilerletme kursları, sanat kursları, mesleki kurslar, sosyal ve kültürel kurslar olarak sıralayabiliriz. Yani 7 ayrı kurs merkezimizde her yaştan, her meslekten kendisini genç ve kendisinde öğrenme azmi olan her vatandaşımızın ilgisini ve dikkatini verebileceği bir alanda eğitimler vermekteyiz.
Görevde geçen altı yılınızda Kepez İlçesinde önemli değişimler gerçekleştirdiniz. Bu, kente olan dönüşümleri nelerdir?
Evet, görevde bulunduğumuz son 6 yıl içerisinde eğitimden sağlığa, spordan sosyal sorumluluk projelerine, alt yapıdan yapılaşmaya pek çok alanda geçmişle mukayesesi olamayacak projeler başlattık ve halkımızdan aldığımız desteği ekibimize olan inancımızla birleştirerek gayret ettik, çabaladık ve tamamladık. İnşallah, bizden hiçbir zaman teveccühünü esirgemeyen halkımızın desteğiyle de mülkiyet sorunu çözümü, kapalı pazar yerleri, semt kreşleri, açık hava sineması, kepez kart, belediye iletişim merkezi ve mobil hizmetler gibi projeleri tamamlayıp; Düden ve Masa Dağı rekreasyon alanları, gençlik merkezleri, kent müzesi, öğrenci konuk evi gibi birçok yeni projeyi de hayata geçireceğiz. Kepez’e değer ve anlam kazandıran projeleri hayata geçirerek 6 yıl öncesine göre muazzam bir değişim ve dönüşüm ivmesini yakalamış durumdayız.
Bu değişimin en çok fark edildiği alanlardan biri de yapılaşma sorunu. Bununla ilgili neler yapmaktasınız, sorunlarınız nelerdir ve gelecekte Kepez halkı nasıl bir kente kavuşacak?
Seksenlerden sonra yoğun şekilde yaşanan köyden kente göçte, İlçemiz de etkilenmiş, oldukça fazla göç alarak çarpık yapılaşma ve gece kondu sorunuyla karşılaşmıştır. Vatandaşımızın geldiği bu yeni yerde ikamet isteğine hızlı, gerekli ve doğru cevaplar veremeyen yönetimlerden dolayı imar planı ve şehircilik çalışmaları yapılmamıştır. İlçemiz bu yönetim anlayışı neticesinde çarpık yapılaşmanın ve gecekondulaşmanın ciddi baskısı altında kalmıştır. Biz, her geçen gün şehrimizi gecekondulardan arındırarak daha düzenli bir yapılaşma gayreti içerisindeyiz. Gecekonduyla mücadelede karşımıza çıkan en büyük sorun mülkiyet problemidir. Ancak, bununla ilgili yönetimi devraldığımızdan bu yana çok önemli mesafeler kat ettik. Hazine ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile beraber yürüttüğümüz çalışmalarda mülkiyet devirlerinde son aşamaya geldik. Şu ana kadar da18.000’in üzerinde hak sahibine tapularını dağıttık. İnşallah bu dönemde de hak sahibi olan her vatandaşımızın sorununu çözeceğiz ve tapusunu teslim edeceğiz.
Kepez Belediye Başkanı olarak, bu ilçede yönetici olmanın avantajları nelerdir?
Kepez ilçemizin genç ve dinamik bir nüfusa sahip olmasını önemli bir avantaj olarak değerlendiriyorum. Demografik yapısındaki bu genç oluşum hizmet dinamizmimizi oluşturuyor. Bizi daha iyi olmak için zorlayan motive eden bir güç olarak karşımıza çıkıyor. Bu yönüyle çok hareketli bir ilçe ve söylediğim gibi çok önemli bir avantaj. Bunun yanında Kepez ilçemiz yeni şehirleşmeye başlayan bir ilçe. Tüm bunları şehirleşme açısından büyük bir fırsat olarak sayıyorum.
Evet, enerjik, dinamik, kabına sığmayan genç bir nüfusa sahip olmamızı ve yeni şehirleşiyor olmamızı; temelde sorun gibi algılanan bu iki önemli değişimi büyük avantaj olarak görmekteyiz. Belediyeci olarak bu durumu hizmet etme imkânı sağlayan iki önemli aktör, iki ayrı fırsat olarak sayarım.
Kepez’in önemli bir nüfus artış hızı var. Bunu Antalya iline göre değerlendirdiğimiz de durum nedir?
İlçemizin nüfus artış hızı Antalya ilimizin yaklaşık iki katıdır. Antalya ilinde nüfuz artış hızı en büyük olan ilçeyiz. Ortalama nüfusumuz her yıl % 5 oranında büyümektedir. Biz, bu hızlı artışa şehirleşmenin önündeki engelleri kaldırarak cevap vermekteyiz. Bölgede imarı yapılmış pek çok alanımız var. Düzenli, kaliteli ve yaşayanlara nefes aldıracak doğru yapılaşmanın olacağı bu alanlarla biz, şehirleşme hızı nüfus artış hızının önünde yer alan bir ilçeyiz. Antalya’nın diğer ilçelerine baktığımız zaman işin doğrusunu görebiliyoruz.
Kepez ilçesi olarak spora çok önem veriyorsunuz. Bu alanda yaptığınız faaliyetler nelerdir?
Az önce ifade ettiğim gibi Kepez genç nüfusa sahip olan bir ilçe. Ortaöğretimde okuyan öğrencilerimizin sayısı 100 bindir. Bu çok büyük bir güç, bu gücün olumlu değerlendirilmesi ve iyi yönlendirilmesi gerekiyor. Bu sebeple eğitim çalışmalarına ayrıca önem veriyoruz. Çocuklarımızı ve gençlerimizi sokaktan öğrenilen kötü alışkanlıkları önleyecek en önemli faaliyetin spor olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla çocuklarımıza spor sevgisini aşılar, çocuklarımızı sporla meşgul edebilirsek iki şeyi aynı anda yapmış oluruz. Birincisi çocuklarımızı sokakta ki kötü alışkanlıklardan kurtarırız; ikincisi de spor alt yapısına yaptığımız bu yatırımlarla Türk sporuna ciddi katkılar sağlayabiliriz.
Sporun saygı ve sevgiye dayalı kendi iç disiplinini barındıran ciddi bir uğraşı, bir yaşam biçimi olarak görmekteyiz. Bu bilinçle sportif faaliyetlere çok büyük önem veriyoruz. Şu an bizim 7.000 den fazla amatör kollarda eğitim verdiğimiz, oyuncu olarak değerlendirdiğimiz öğrencimiz var. Bütün bunların yanında futbola profesyonel anlamda yetenekler kazandırabileceğimiz, öğrencilerimizin hayatlarında önemli değişim sunabilecek, futbola yetenekli çocuk sporcu arayış çalışmalarımız devam ediyor.
Bu kapsamda yaklaşık 18 bin ilköğretim öğrencimiz yetenek taramasından geçirilerek, içerisinden 1200 çocuk tespit ettik. Bu öğrencilerimize yönelik çok özel eğitimler veriliyor ve imkânlar sağlanıyor. Bunlar yapılması kolay işler değil. Ama biz emek, zaman ve kaynak ayırarak bu işleri yapıyoruz. Spor alanında Kepez’de çok önemli gelişmeler var. Bu gelişmelerde meyvelerini şöyle 3-5 sene içerisinde hem ulusal hem de uluslararası başarı olarak verecektir.
Yetenekli öğrencilerin verilen bu uğraş sonucunda profesyonel olurlarsa, Kepez Belediyespora maddi anlamda da önemli bir katkısı olacaktır…
Profesyonel sporda lisans ücretleri kulüplerin önemli gelir kapılarından bir tanesidir. Elbette bir yeteneğin keşfedilmesi, ona eğitim verilmesi, onun bir üst hedefe taşınması çok kolay işler değil. Belli bir emek gerektiriyor. Bununla alakalı da kulübümüz çok ciddi masraflar yapıyor. Tabi bu gelecek olan katkı tekrar yine gençlere hizmet olarak dönecek olan bir katkıdır.
Ne kadar iyi imkânlarımız olur, para olarak ne kadar güçlü olursak: o kadar da iyi hizmet etme şansımız olmaktadır. Dolayısıyla bu anlamda da halka daha büyük hizmetlerin döneceğini ifade etmeliyim. Bu, kendi içersinde bir döngüdür aslında. Yetenekli çocukların yetiştirilmesi ve transferlerinin yapılması, bu önemle takip edilmesi gereken süreçtir. Ve biz bu sürecin takipçisiyiz.
Başkanım birçok belediye artık spora yatırım yapıyor. Sizi diğer belediyelerden ayıran fark yetenekli çocukların önünü açacak, onların profesyonel olma yolunda sağlanan imkân değil mi?
Haklısınız, belediyeler sportif faaliyetlerden genelde şunu anlıyorlar: bir futbol takımını, bir basketbol, voleybol, hentbol takımını ya da güreşte olabilir, alıyorlar ve onların adı altında ilçelerinin tanıtımına yöneliyorlar. Elbette ilçenin tanıtımı başlı başına bir hedef ve önemli bir hedeftir. Ama biz ilçenin tanıtımının ötesinde başka bir şey yapmaya çalışıyoruz. O da şudur: 100 bine yakın öğrenci sayısı olan bir ilçenin, bir tane daha çocuğunu başarıyla nasıl buluşturabiliriz. Onların yaşam çizgilerinde iyiye doğru nasıl değişim sağlayabiliriz. Bunun arayışı, bunun kararlılığı içeresindeyiz. Bizim meselemiz, bizim derdimiz budur.
Başkanım bununla ilişkilendirebileceğimiz, kültür ve sanat alanında da çok önemli çalışmalarınız var. Bu faaliyetlerinizden insanlardan nasıl bir geri dönüş alıyorsunuz?
Özellikle, bizim eğitime yapmış olduğumuz yatırımlar neticesinde ilçemizde ki başarı oranlarını ciddi oranda yükseldi. Hemşerilerimizin kültür ve sanata olan ilgi ve alakalarıyla birlikte 6 yıl içerisinde bu alanda yürüttüğümüz faaliyetlerle, modern bir şehrin en önemli eksikliklerinden birini tamamladık.
Bir şehri önemli kılan şey, O şehirde güzel binaların, büyük parkların olması değildir. En temelinde bu işin kültür ve sanat hizmetlerine, gerçekleştirilen sosyal faaliyetlerine rahatlıkla ulaşılabiliyor olması gelir. Sultan Fatih’in de dediği gibi, bir şehrin duvarları kültürlerle, sanatla örülür. Eğer şehrin duvarlarını kültürle, sanatla örüyorsanız; orada güzel bir şehir inşa ediyorsunuzdur. İnşa ettiğiniz şehir de insanları inşa eder! Dolayısıyla önce insan şehri inşa eder, döner ondan sonra da şehir insanı inşa eder. Bu kendi içerisinde dönen bir sarmal, birbirini besleyen bir prosestir.
Bizim burada kültür ve sanat hizmetlerine yapmış olduğumuz destek, katkı Kepez’i bir kültür sanat şehri haline getirmek üzere ortaya koymuş olduğumuz bir vizyonumuzdur. Bu Kepez’in daha medeni, daha uygar bir şehir olmasını sonuçlayan bir hizmettir. Bütün bunlar bizim için, işin doğrusu önemli, bu pencereden meselelere yaklaşıyor, kültür ve sanat şehri olma yolunda ilçemizi bir adım daha ileriye götürmenin gayretini gösteriyoruz.
Başkanım 6 yılık yönetiminizde sizi en çok heyecanlandıran projeniz nedir?
Tabi bizi birçok heyecanlandıran projemiz oldu ama şunu söyleyeyim özellikle, son günlerde Dokuma fabrikasına ait büyük bir alanın tekrar işlevlendirilerek şehrin kültür ve sosyal yaşamına kazandırılması projesidir. Orada yıllardır devam eden hatıraların Dokuma Müzesi olarak insanlarımıza sunulması beni çok heyecanlandırıyor. Bunun yanında Kepez’in dünyaya açılmasını sağlayacak ve tanıtımına büyük katkıda bulunacak olan Uluslararası Kongre Merkezi ve su parkı projesini hayata geçireceğiz. Dokuma projesiyle ilgili çalışmalarımıza başladık. Zaman içerisinde kısım kısım, etap etap tamamlayıp, halka açacak ve halkımızın mutluluğuna orada hep birlikte şahit olacağız. Son günlerde beni heyecanlandıran projemiz ve çalışmamız bu.
Başkanım çok yoğun çalışıyorsunuz, ailenize ve çevrenize nasıl zaman ayırıyorsunuz?
Bizim gibi çok yoğun çalışan insanlar kendime, aileme zaman ayırıyorum anlamında kurdukları cümlelerin çoğu doğru değildir, bu cümleler iyi dilek ve temenni babındadır.
İşin doğrusu bizde kendimize, ailemize çok zaman ayıramıyoruz. Günün belli saatlerinde küçük kaçış alanları oluşturup işimizle, çocuğumuzla birlikte olma fırsatını yakalıyoruz. Ancak, günde bir veya bir buçuk saat süreyi ailemle birlikte geçirmeye gayret ediyorum. Her gün yaklaşık 16 – 18 saat çalışıyoruz ve hafta sonumuzda bu mesaiye dahil. Elbette her gün bu şekilde çalışmak, çok kolay bir iş değil. Ancak bu mesaiyi harcamadığınızda da bu değişim ve dönüşümü, gelişimi sağlayamıyorsunuz. Biz insanlara söz verdik, bir vizyon ortaya koyduk ve insanlarda dediler ki: biz size güveniyoruz, bu vizyonu gerçekleştirmenizi istiyoruz. Bize teveccüh gösterip iki dönemdir emaneti teslim ediyorlar. Şimdi verdiğimiz sözü yerine getirme zamanı, bizim hayatımızda biraz böyle.
2023 Cumhuriyetin 100. Yılına Kepez için ortaya koyduğunuz hedefler nelerdir?
Öncelikle Kepez ilçemizi Antalya’nın en modern, gelişmiş ilçesi yapmayı, bilim ve kültür şehri haline getirmeyi hedefledik. Turizmle alakalı önemli hedeflerimiz var. Özellikle ilçemiz sınırları içerisinde bulunan tarihi dokunun korunmasını, süratle tarihi yapıların restorasyonlarının tamamlanarak hayata kazandırılmasını, bu güzide eserlerin gelecek nesillere aktarılmasını hedefledik ve bu yönde kalıcı adımlar atıyoruz. İlçemiz 2023’te turizmde pay sahibi olan, bu alanda gerek ülkemizde gerekse dünyada ismi anılan bir şehir haline getirmek istiyoruz.
Eğitimin ve sağlığın merkezi olmayı vizyonumuzda da belirtmiştik. Bu alanda nitelikli eğitim kurumları ve önemli sağlık kurumlarının bölgemize yatırımlarını sağlamak istiyoruz. Bunun için de yeni yapılaşmanın bize sağladığı önemli avantajları değerlendirmekteyiz.
Kepez, hedeflediğimiz bütün bu önemli yatırımlarla birlikte halkının çevreyle buluştuğu, doğayla barışık yaşadığı bir şehir olma yolundadır. Bu konuda şu an içinde bulunduğumuz kent ormanı gibi çok nitelikli çevre projelerimiz var. Bunları sırasıyla halkımızla buluşturacağız inşallah. Neticede ayrıcalıklı bir şehir haline gelmeyi hedefledik, gayret ediyoruz, inşallah bunu da yapacağız.
Sihirli sorumuza gelecek olursak; ellinizde sihirli bir değnek olsaydı, eminiz birçok şeyi değiştirmek isterdiniz. Bunu imkânınızı ilk olarak neyde değerlendirmek isterdiniz?
İnsanımıza en güzelini vermek üzere şehrin doğru yerlerinde, örneğin Masa Dağı eteklerinde, kent estetiğine uygun, doğayla iç içe, toprakla yoğrulmuş tek katlı, beyaz, güzel evler dikerdim. Gecekondulaşmadan arındırılmış, geniş, ferah, insana sıcak gelen bir mimarisiyle yaşam merkezleri oluşturmayı isterdim. Bu anlamda da gereken çalışmaları yapıyoruz. Bir Bodrum, bir Marmaris gibi, Kuşadası, Kaş, Kalkan gibi beyaz binalarla, açık renkli yapılarla yerleşim alanları inşaa etmeyi tabi en önemlisi de tarihi dokuyu örtmeyen bu yapılaşmayla Antalya ilimizin siluetini tamamlamak öncelikli istediğim olurdu.
Bir sonraki adımda da 2008 dönümlük bir vakıf çiftliği var. Bu çiftliği Antalya’nın çevreyle buluştuğu güzel bir park haline getirmek isterdim. Ne yazık ki bu konuyla alakalı yetki sadece bize ait değil, çiftliğin üzerinde %10 söz sahibi olarak küçük bir ortağız. Ama bunda istekliyiz, yeri geldikçe bu fikrimizi aşılıyoruz, inşallah bir gün gerçekleştiririz.